Highlights
-
2024-06-28 19:07 Henüz Katoliklik ve Ortodoxluk yok o dönemde fakat Başka tartışmalar var. Aryosçuluk ve iftiharı gibi. Ve o dönemde şimdi İmparator tabi din aracılığıyla devleti bir arada tutmak isteyince ve devleti din aracılığıyla yönetmek isteyince bu tarz mezhep çatışmaları tabi bir hükümdarın, bir devletin hiç işine gelmiyor. Ve Roma İmparatoru Konstantin demiş ki bu işi biz ele atalım. Ve 325 yılında İznik’te konsül toplanıyor. Meşhur İznik Konsülü toplanıyor ve orada Hristiyanlığın, daha doğrusu devletin, Roma devletinin resmi din esasları kabul ediliyor.
-
2024-06-28 18:22 İznik Konsili, Katolikler ve Ortodoksların her ikisinin de kutsal kabul ettiği 7 tane konsülden biri. Birincisi, bu şekilde Roma İmparatorluğu ve daha sonra Roma 2’ye bölününce Bizans İmparatorları çeşitli böyle konsüller toplamışlar çeşitli tarihlerde. Mesela işte Efes Konsülü var, 3 tane İstanbul’da toplanan konsül var, 2. İznik Konsülü vs. Bütün buralarda Roma’nın ve daha sonra da Bizans’ın resmi anlayışları kabul ediliyor
-
2024-06-28 18:22 Bunları kabul etmeyenler sapkın ilan ediliyor demiştik. Mesela eskiden Hakkari’de yaşayan Nastoriler, bunlar 3. Konsülün kararlarını kabul etmemişler, ayrılmışlar. Sonra Ermeni Gregoryanlar, Mardin’de yaşayan Süryaniler, Mısır’daki Kıptiler, bunlar da dördüncü konsülü kabul etmedikleri için ayrılmışlar.
-
2024-06-28 18:22 Katoliklerle Ortodokslar bu şekilde 700 yıl kadar devam ediyorlar. Fakat 700’lü yıllardan itibaren Katoliklerle Ortodokslar arasında da ayrım ortaya çıkıyor
-
2024-06-28 18:23 genellikle tartışma şu, İsa ne kadar insandı, İsa ne kadar tanrısaldı. Bütün ayrışmalar ve konsüllerin toplanmasına sebep olan çatışmalar aslında bu konunun etrafında dönüyor. Ve bu konuda uzlaşmaya
-
2024-06-28 19:21 Yani İsa’nın asıl yönü, hakim olan yönü insan mıydı yoksa Tanrı mıydı? Bu da evet bahsettiğiniz şekilde hem üçüncü konsül hem de daha sonra dördüncü konsülün temel yani hem Efes Konsülü sonraki ve de sonra 451 İstanbul Konsülü’nün başlıca tartışma nedenlerinden biri olmuş.
-
2024-06-28 19:21 Efes Konsülü öncesinde bazıları demişler ki Nasturiler işte oradan geliyor Rahip Nestor diye biri ortaya çıkıyor ve diyor ki İsa asıl olarak insandır. Tanrısal yönü sonra ortaya çıkmıştır diyor. Kıyametler kopuyor ve İsa’nın tanrısallığı kabul ediyor. Fakat daha sonra başkaları ortaya çıkıyor. Bunlar da diyorlar ki İsa’da insani yön denizde bir damla gibidir. İsa’nın asıl yönü tanrısal yönüdür
-
2024-06-28 18:24 asıl mesele kültürel ve siyasi konular. Katoliklerle Ortodoksların biraz birbirine düşmesinin ilahiyat nedeni, teolojik nedeni. Katolikler şey savunuyor, kutsallık diyorlar, kaynağını hem babadan alıyor hem de oğuldan alıyor. Ortobokslarsa hayır diyorlar, kutsallık kaynağını sadece babadan alıyor. Şimdi bunu konuştuğumuz zaman bundan hani siz de bir şey anlamamışsınızdır, ben de bir şey anlamadım. Sokaktaki adam o dönemde hiç bir şey anlamamıştı
-
2024-06-28 18:24 Şimdi katoliklerle ortodoksların protestanlardan önemli bir farkı nedir? Ruhban sınıfının önemi. Yani ben bireysel ortodoksum, ben bireysel katoliğim diye bir şey yok. Ruhban sınıfının katolik ve ortodokslarda büyük bir önemi var. Fakat şunu da söylemek gerekiyor, ilk Hristiyanlar’da yani 300’lü yıllara gelinceye kadar Hristiyanlar’da böyle bir dini hiyerarşi yok
-
2024-06-28 18:24 Ortodoks dünyasında nasıldır? Hierarşi papaz, onun bir üstü psikopos, onun bir üstü metropolit, onun bir üstü patrik. Şeyde ise, katoliklerde ise papaz, psikopos, kardinal, papa şeklinde bir şey var, hierarşi var
-
2024-06-28 18:25 İznik konsülünde üç tane kilisenin diğerlerinden hiyerarşi bakımından daha üstün olduklarına hükmediliyor bunlar Roma, İskenderiye ve Antakya neden bu üçü diğerlerinden daha üstün yani çok kutsal şehir olduklarından mı? Değil Roma, çünkü o zamanlar imparatorluğun başkenti Roma. Neden İskenderiye ikinci sırada? Çünkü İskenderiye o zamanlar imparatorluğun ikinci büyük şehri. Neden Antakya üçüncü sırada? Çünkü Antakya’da o zamanlar imparatorluğun üçüncü büyük şehri. Yani bugünkü mesela Ankara, İstanbul, İzmir şeysine benzer bir şey
-
2024-06-28 18:25 Haçlı seferleri başladıktan sonra Batı’dan Latinlerin orduları Kudüs’ü almaya geliyorlar, Orta Doğu’da kendi egemenliklerini kurmaya ve Bizans topraklarından geçmeye başlayınca Katolik Latinlerle oradaki Ortodoks Rum nüfus Bizans’ta birbirleriyle çatışmaya başlıyor ve bu çatışma ne zaman doğrağa çıkıyor? Biliyorsunuz 1204 yılında dördüncü Haçlı seferi sırasında. Ve dördüncü haçlı seferinde şeyler, biliyorsunuz Latinler İstanbul’u ele geçiriyorlar ve yapmadıkları rezalet kalmıyor
-
2024-06-27 21:53 Hatta o dönemde şunu da söyleyebiliriz, bazı şeyler İstanbul’da yaşayan Rum zenginler, Bizans’ta yaşayan Rum zenginler Bizans’tan kaçarken, Latinlerin kontrolünden kaçarken dilenci kılığına giriyorlar, yağmalanlar. sonra karılarını, kızlarını korumak için Latinlerden, onların da yüzüne çamur sürüyorlar.
-
2024-06-28 18:26 Bunlardan biri olan Bizanslı Asilzade Nikos Honiates diye bir adam var. Bu adam hatıralarında şunu yazmış, 4. Haçlı Seferi sonrasında diyor ki, Kudüs’ü ele geçiren Arap orduları bile bu kötülüğü, Latinlerin bize ettiği kötülüğü etmemiştir, diyor. İşte o tarihten itibaren İstanbul’da yaşayan bir Rum için katolik dendiği zaman adamın bu kadar irkilmesinin nedeni kutsal durum tartışması değil. Katolik dendiği zaman her türlü kötülüğe etmiş olan İstanbul’daki Latin işgalcileri düşünüyor 4. Haclı Seferi sırasında
-
2024-06-28 18:27 Papa 1400’lerin ortalarına gelindiğinde artık eski gücünü çoktan yitirmiş durumda. 1096’da mesela Papa şey söylediği zaman, hadi toparlanın Kudüs’e gidiyoruz, gelmeyen kafirdir dediğinde bütün Avrupa tıpış tıpış gidiyor. 1400’lerin ortalarında artık Papa’nın Avrupa’da böyle bir otoritesi kalmamış
-
2024-06-28 17:45 Artı o dönemde İstanbul’un önde gelen nazırlarında yani bakanlarından biri, Bukas Motaras imparatora şunu söylüyor, İstanbul’da diyor, Latin külahı görmektense Türk sarığını görmeyi tercih ederim diyor. Yani o kadar Türkleri tercih eder hale geldiler. Yani mezhep kavgası din çatışmasının üzerine çıkıyor.
-
2024-06-28 18:27 Tabii, kesinlikle. Bunun çok ötesine geçmiş. Yani Katolikleri şey olarak da görmüyorlar, hani bizle aynı dinden ama başka mezhep olsun değil. Yani bunlar o kadar kafirdir ki, Türklerden bile beterdir demeye başlamışlar.
-
2024-06-28 18:28 Nedir otosefal kilise? Örnekleri neler? Otonom kilise nedir? Onlar nerelerde? Şimdi otosefal demek… Ben de kitapta zaten onların listesini yine veriyorum fakat kitapta ben mümkün olduğunca Türkçe terimler, yani herkesin konuşma dilindeki terimleri ben mümkün olduğunca kullanmayı tercih ettim. Yani kitabımın genel olarak herkes tarafından anlaşılır olabilmesi için. Otosefal dediğimiz bağımsız kilise.
-
2024-06-28 17:47 Ortodoks dünyasında Fener Patriği, Katolik dünyasında Papa’nın sahip olduğu yetkilere sahip değil.
-
2024-06-28 18:28 Yani Fener Patriği en fazla eşitler arasında birinci olarak kabul ediliyor. Onursal bir üstünlüğü var. Yani diğerleri buna ağabey diyorlar. Ortodoks Kilisesi içinde sayıları 15 veya 16 olan, oraya biraz tartışmalı, otosefal yani bağımsız Ortodoks Kilisesi var. Bunlar başlıcaları Fener’in dışında işte İskenderiye, Antakya, Kudüs, sonra Rus Ortodoks Kilisesi, Gürcü Ortodoks Kilisesi, Bulgar Ortodoks Kilisesi, Sırp Ortodoks Kilisesi, en son 2022 yılında bunu Makedon Ortodoks Kilisesi de ekler. bunun gibi sayıları on altı olan Ortodoks Kilisesi var ve bunların içinde Fener Patriği mesela şey yapamıyor, Görçü Ortodoks Kilisesi’nin herhangi bir iç işine karışıp onunla ilgili bir karar alamıyor
-
2024-06-28 18:30 Daha sonrasına gerçek olursak bugünkü Fener ve Moskova kiliseleri arasındaki çatışmanın kökleri kabaca bin dokuz yüz kırklı yıllara gidiyordu. Sovyetler Birliği’nde biliyorsunuz Sovyet lideri Stalin özellikle 1930’lu yıllarda bütün dini durumlara baskı uyguluyor. Yani hem Sovyet Müslümanlarına hem Sovyetler Birliği’ndeki Hristiyanlara, Ortodokslara ağır baskılar uyguluyor. 1930’larda pek çok kilise ya ahır olmuş ya fabrika, depo vesaire haline getirilmiş ya da direkt dinamikle havaya uçurulmuş
-
2024-06-28 18:30 Fakat 1943 yılında Stalin Bir akşam Rus Ortodoks Kilisesi’nden üst düzey rahipleri Kremlin Sarayı’na çağırtıyor
-
2024-06-28 18:31 Siz demiş Rus rahipler şöyle bir araya gelseniz tekrar bir kongre toplasanız Rus Ortodoks Kilisesi’ni, Patrikhane’yi tekrar kursanız böyle bir toplantı ne kadar zamanınızı alır diye soruyor.
-
2024-06-28 18:31 gerçekten de yıldırım hızıyla 3 gün içinde Moskova Patrikhanesi konsolü toplanıyor 4 gün içinde kuruluyor
-
2024-06-28 18:31 Peki, Stalin neden bu kadar dine, imana merak sarmış birdenbire? Bunun birkaç nedeni var. Birincisi, dine aşırı baskı yapmanın ters tepkiğini görmüş. 2. Dünya Savaşı’nda Naziler ilerlerken bazı yerlerde Rus köylüler bile Nazileri kurtarıcı olarak karşılamışlar. Nazileri sevdiklerinden değil, Stalin’den o kadar ilahiyat etmişler ki biri gelsin bizi kurtarsın şeysi. Fakat ikinci bir neden ise 1943’ün Eylül ayına baktığımız zaman artık 2. Dünya Savaşı’nın gidişi belli olmuş. Çünkü Almanlar önce Stalingrad’da, sonra Kurtluk’ta bozguna uğramışlar. Amerikalılar Sicilya’ya çıkarma yapmış, Roma’ya ilerliyor. Dolayısıyla Almanların savaşı kaybedeceği belli olmuş ve Almanların Balkanlar’dan da çekileceği belli olmuş. Tamam, Almanlar Balkanlardan çekilecek ama asıl mesele Almanların boşaltacağı yere kim oturacak? Yani Balkanları kim egemen olacak? Sovyetler Birliği mi yoksa Amerikan-İngiliz İttifakı mı? Stalin o zamanlar şunu düşünmüş. Şimdi Balkanlarda bulunan mesela Bulgar köylülerini falan biz sadece Markizm propagandasıyla etkileyemeyiz. Dini de kullanmamız gerekir diye düşünüyor ve böylelikle 1943’ten itibaren Moskova Patrikhanesi bu sefer Sovyet Devleti’nin sağ kolu olarak kuruluyor.
-
2024-06-28 18:33 O tarihlerde Fener Patrikahanesi’nin başında Beşinci Maksimos isminde bir patrik var o zamanki Fener Patriği ve bu adam biraz sol eğilimli. Mesela Yunanistan’da bin dokuz yüz kırkların ortalarında biliyorsunuz iç savaş var sağcılarla solcular arasında ve o zamanki Fener Patriği Maksimos Yunanistan’daki solcuları lanetlemeyi reddediyor. Amerika ile İngiltere diyorlar ki bu adam bizim işimize yaramaz ve bunu bir şekilde sağlık gerekçesiyle istifaya zorluyorlar. Sen diyorlar bir şekilde istifa et. Bu da yok diyor ben sapasağlamım. Yok koçum diyorlar sen hastasın ve bunu zorla istifa ediyorlar ve adamcağız İsviçre’ye gidiyor
-
2024-06-28 18:32 Maksimos’un yerine Amerika’dan İtal Patrik geliyor. Asena Boras, Amerika’daki Rum Ortodoks cemaatinin başkanı olan kişi. O zamanki Amerikan başkanı Truman’un özel uçağıyla direkt Amerika’dan İstanbul’a geliyor. Amerikan vatandaşı fakat hemen 24 saat içinde Türk vatandaşlığı veriliyor ve Fener Patria oluyor. Ve seçildikten sonra 1949’un ocağında tahta çıkıp konuşma yaparken şunu söylüyor. Benim misyonum diyor, dünyadaki Müslümanları ve Hristiyanları komünizme karşı birleştirmektir diyor. Ve daha sonra da 1960’lı yıllarda verdiği bir röportajda şunu söylüyor. Ben Truman planının dini ayağını oluşturuyordum diye. Tam bu cümleyi söylemiş. Ben de bu arada şey belirteyim. Elçin Macar’ın Cumhuriyet döneminde İstanbul Patrikhanesi adlı kitabından bunu aldım
-
2024-06-28 18:34 Bir zamanlar hatta Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nde de ders vermiş olan bir Katolik rahip var. Thomas Michel. Kitabının ismi Hristiyan Tanrı Bilimine Giriş
-
2024-06-28 18:34 Bir de Hristiyanlık Tarihi. O da yeni yaşam yayınlarından.
-
2024-06-28 18:34 Yani bu kitaplar hani pek çok şey açıklıyor fakat bir, daha ziyade Batı Hristiyanlığı bakışından açıklıyor. Mesela Thomas Mitchell’ın kitabı gibi. Yani katolik açısından